Sunday, December 15, 2013

Orospuymuşum!!!




Sırayla 5 bayan, ayda bir, birimizde kahvaltı partisi yapardık. O gün 4 arkadaşımla beraber, Yeliz ablaya kahvaltıya gitmiştik. Yeliz ablamız 44 yaşında olduğundan yaşça hepimizden büyük, ama yaşını göstermeyen, daima güleryüzlü, tombul, genelde hep mutlu tanıdığımız ve çevresine mutluluk veren biriydi. Bazen kendisiyle bukadar barışık olan bu kadının mutluluk sırrını merak ederdim. Neyse, kahvaltıdan sonra, çaylar içildi, sohbet eşliğinde kahvelerimizi de içtikten sonra, benden hariç herkes gitmişti. Kocamın ve çocuklarımın eve gelmesine daha çok vardı, o yüzden ben biraz daha kalmıştım... 


Yeliz abla bana, “Ayla sen TV’ye takıl, ben masayı toplayım, sonra birer kahve daha içeriz!” dedi. Ben de kumandayı aldım elime, kanalları yoklarken yanlış uyduya girmişim, birden porno kanalı açıldı ve adamın birinin kadına tam sikini sokması koca ekrana gelmişti. Panikleyip, delice tuşlara basıyor, o uydudan çıkmak istiyordum, ama nafile, sanki uydu alıcısı kilitlenmişti. Tam o arada Yeliz abla mutfaktan geldi. Benim perişan halimi görünce kahkayı bastı, “Bu kanalda işin ne kız? Yoksa sen de benim herif gibi böyle şeylere mi meraklısın?” dedi. “Ya abla sende yani, bilerek mi açtım sanki?” dedim, ama çok utanmıştım... 



Yeliz abla kumandayı alıp, ekranda sikişenlere son kez bakıp, “Adamınki de güzelmiş, aynı benim herifinkine benziyor!” dedi ve kanalı değiştirdi. Hakikatten adamın siki güzeldi, orta boy, kalın ve dimdikti. Utanmıştım, ama böyle bir filmi ilk gördüğüm için, aynı zamanda hoşumada gitmişti. “Aman abla, sende amma yaptın, Sıtkı abim 48 yaşında, yoksa eski halinden mi bahsediyorsun?” dedim. “Olurmu kız, Sıtkı eski halinden hiç taviz vermedi, tam tersine cinsel hayatımız dahada kaliteli olmaya başladı!” dedi. “Nasıl yani?” derken, aklımdan bizim evdeki halimiz aklıma geldi. Oğlumdan sonra 8 yıl önce kızımız dünyaya geldikten sonra, eşimin istek gücü bayağı zayıflamış, bazen 2 ay kardeş gibi yanyana yatardık, ben de artık bu duruma alışık olmuştum, hiç bir istekte bulunmuyordum... 



Yeliz abla anlatmaya devam ederek, “Eskiden yaptığımız hızlı ve kısa sevişmelerden daha ziyade, şimdi uzun uzun sevişip, ilişki arasında fantaziler kurup birbirimizi zirvelere taşıyoruz!” dediğinde ciddi olduğu belliydi. Ben yine sadece, “Nasıl yani?” diyebildim. “Bak mesela, bazen, tabi her seferinde değil, böyle bir toplantı gününden sonra, Sıtkı’yla sevişirken, bana sorar kimler vardı diye, ben de isimleri sayarım. O da, (Hayırsız kadın, hepsini niye yolladın, birisini yatağımda bıraksaydın ya!) der!. Ben de kocamı tamamen çıldırtmak için, (Hepsini yollamadım, bak Vildanı sana bıraktım, şimdi Vildanı sikeceksin!) derim. O da hemen Vildan yataktaymış gibi bana, (Vildan hanım hoşgeldin, niye geldin?) der. Ben de Vildanmışım gibi, (Sıtkı abi amım sikini çekti, sana siktirmeye geldim!) derim. O da, (Madem öyle, hemen amına takayım!) der. Sonra, (Amın çok güzel Vildan, sokuyorum bak dibine kadar girdim!) der. Ben de, (Sok Sıtkı abi, sok!) derim. O da, (Dayanamıyorum Vildan, amına fışkırtacam!) der. (Fışkırt Sıtkı abi, döllerini içime akıt!) derim, ve iştahla içime boşalır! İşte buna benzer çok fantaziler yaparız. Bazen de benim başka bir erkekle sikiştiğim fantaziler yaparız. Ama herşey yatakta kalır ve biter!” dedi. 



Kulaklarıma inanamıyordum, böylesini ne duymuş, nede yaşamıştım. Ama muazzam tahrik olmuştum. Kaybettiğim sandığım istek duygusu birden içimi parçalamış, amım sulanmaya başlamıştı. Yeliz ablanın, “Noldu kız, şok mu oldun? Yoksa aklın halen deminki sikte mi?” dedi ve yine kahkahayı bastı. Utanarak güldüm, “Gerçekten içimi kıpırtdattı abla!” dedim ve birazcık bizim yatak odasında olan bitenden bahsettim, yani daha doğrusu olmayanlardan. Bana, “Vah zavallım!” dedi, biraz durdu, sonra, “Aklıma birşey geldi kız, Sıtkı’ma süpriz yapmak istiyorum, sen şimdi gidip soyunup yatağa yatacaksın, birazdan o da gelir seninle ilgilenir!” dedi. İşte buna şok olmuştum, “Saçmalama abla! Söylediğin ne biçim bir laf öyle?” dedim, ama gerçekten kızmıştım... 
“Bak güzelim, 32 yaşındasın, şimdiden hayata küsmüş gibisin, hem sen biraz zevk, heyecan ve kadınlığını yaşarsın, hem ben de Sıtkı’mın en büyük arzusunu, fantazisini gerçekleştirmiş olurum!” dedi. “Asla yapamam ve yapmam!” dediysem de, o ısrar ettikçe bu fikre yatkın oluyordum. O da ne yaptı etti, sonunda bana kabul ettirdi ve çocuk gibi sevinerek, “Yaşasın!!! Bakalım bizim Sıtkı bey fantaziden ileri gidebilecek mi?” dedi... 



Üst kata çıkıp, çırılçıplak soyunup, yatağa girmiştim. Tahminen ateşim 45 derece vardı. Yorganı kafama çektim. Tanrım, ben burda yabancı bir yatakta çırılçıplak neler yapıyordum? Yorganı tekrar indirdim, vazgeçmeyi kafaya koymuştum, tam giyinip gitmek isterken kapı açıldı, Sıtkı abi içeri girdi. Beni öyle görünce afallayıp kaldı. Yaklaşık 1 dakika kadar taş kesilmiş heykel gibi odanın girişinde durdu, sonra toparlanıp, aşağıya seslendi, “Sürprizine bayıldım karıcığım, harikasın, seni çok seviyorum!” diye ve kapıyı kapattı. “Hoşgeldin Ayla hanım!” deyip, gömleğini çıkartmaya basladığında, ben başımı yana çevirmiş, deminki ateşimin yerini soğukluk almış, resmen havale geçiriyordum...


 
Sıtkı abi soyunmuş olmalı ki, yatağa geldi, bir eliyle elimi tutarken, diğerini de yorganın altına atıp, ayağımı okşadı. Biraz olsun yumuşamıştım, ama yine gergindim. “Pişman olmayacaksın güzelim!” deyip, yanağımı hafifden öperken, sıcak nefesini yüzümde hissediyordum. Sıtkı abinin sakin konuşmaları ruhumu okşuyor, gittikçe rahatlıyordum. Demin elinin bulundugu ayak kısmına şimdi yüzünü getirmişti, ayaklarımdan başlayarak yukarıya doğru, süt beyaz tenimi öpe öpe, inceleye inceleye çıkıyordu. Şimdi baldırlarıma varmış, parmak uçlarını baldırlarımın iç kısmında gezdirirken, sanki o büyük elleriyle değil de, bir kuş tüyü ile okşuyor gibiydi... 



Demin ki tedirginliğimin yerini zevk ve istek almış, bundan sonra olacakları sabırsızlıkla bekliyordum. Şimdi kafası baldırlarımın arasında, öperek bana ilk orgazmımı yaşatıyordu. Nihayet dudakları amıma kavuşmuş, diliyle klitorisime çok hafif değiyordu. Okadar ustaydı ki, bacaklarım açıldıkça açılmış, bale dansçısı gibi ayırmıştım onları. Kendimden geçmek üzereydim, iki elimle başını kavramış, bazen bastırıp bazen çekiyor, orgazmlarıma destek oluyordum. O bölgeden yalayarak göbeğime, sonradan memelerime gelip, susamış bebek gibi onları avuçlayıp, hoyratça emmeye başladı. Uçlarını ısırıp, acıyla zevk arasında oyunlar yapıyordu süt beyaz diri göğüslerime. Dekoltemden çıkıp boynuma, boğazıma yapışmış, tenimi yalarken, benim içimde fırtınalar kopmuştu... 



Kendimi zevk seline kaptırmış gidiyorken, birden amcığımın içine kalın sikinin hiç zorlanmadan oturduğunu hissettim. Artık akıntıya kapılmış, şelaleye doğru sürükleniyordum. Bu dakikadan sonra seks ve sevişmek benim için yeni bir defter acmıştı hayatımda. Sıtkı abi sikini köküne kadar içime sokmuş, bir müddet böyle durduktan sonra, çekip geri gömmüştü. Şimdi gelip giderken, “Harikasın Ayla hanım, daracıksın, çok mutlu ettin beni!” deyip, hoş sözleri bir yandan, amıma vuruşları öbür yandan, zincirleme orgazmlar yaratıyordu bende. Yaklaşık 9-10 dakika beni böyle sikti... 
Sonra birden değişmeye başladı, sanki Sıtkı abi deminki narin ince ruhunu terketmiş, gittikce kabalaşıyordu. Hoyratca amıma çarparken, benden de tepki gelmeyince dahada vahşileşiyor, buda bana ayrı bir zevk veriyordu. Kullandığı kelimeler argolaşmış, ikimizi de inanılmaz senaryolara sürüklüyordu. “Yarrağım amında Ayla, hoşuna gidiyormu?”. “Gidiyor abi, sok amıma, sok, sertçe sok!”. “Vay kaltak vaay! Demin utanırken şimdi yarrağım yetmez oldu haa?”. “Ohhhh, ahhhh, abi harika yarrağın var, vur amıma, kudurt kaltak Ayla’nı!”. “Al ozaman kaltak karı! Ayır amını, amına soktuğumun orospusu!”. “Öyle deme abi...”. “Sus orospu! Orospu! Orospu! Orospu! Sen adi bir orospusun! Utanmıyormusun arkadaşının kocasına amını dayamaya?”. “Utanmıyorum lan pezevenk! Senin o Yeliz denen orospu karın istedi, ben de açtım amımı! Kapa çeneni de, amıma geçir pezevenk!”. “Geçiriyorum lan orospu, senin pezevengin olacam, satacam seni, siktirecem herkese, kaltak karı, adi fahişe seni!”. “Oohhh geçir koçum! Offf offff, sok, sok, daha hızlı, fışkırt içime, döllendir beni!”... 



Ve ikimiz de çığlık atarak aynı anda boşaldık. Sıtkı abi üstümde yığılıp kaldı. İkimiz de bitmiştik. 2 dakika sonra, “Ayla’cığım, güzelim, umarım demin söylediklerimden dolayı bana kızmadın?” dedi. Gülümseyerek, “Yok abi, neden kızayım? Bana hiç yaşamadığım harika şeyler yaşattın, demek ki benim de içimde orospuluk yatıyormuş!” dedim, gülüştük. Doğrulup yatakta oturduk. Sıtkı abi bana sarılıp uzun müddet saçımı okşadı. Sonra kalkıp ıslak mendille biraz temizlenip giyindim. Sıtkı abiye sarılırken sonsuz minnettardım ona. O sırada Yeliz abla kapıyı tıklatıp, müsade isteyip içeri geldi. Hemen koşup ona da sarıldım, “İyi ki varsın ablacığım, seni çok seviyorum!” deyip, muhteşem çifti başbaşa bıraktım. 



Hoşçakalın. 

Dershanede Öğrencime Verdim



Selam, ben Ayla, İstanbulda özel bir dershanede Rehberlik Öğretmeniyim ve evli bir hatunum. Biraz kendimden bahsedeyim, beyaz tenliyim, hafif balık etliyim, boyum 1.73, kilom 65, herkesin sütün gibi dediği güzel bacaklara sahibim. Bundan yaklaşık 10 gün önce dershanede odamda çalışıyordum. Üzerimde eteği dizimin 1 karış üzerine gelen bir turuncu elbise ve elbiseyle uyumlu turuncu parlak ayakkabılarım vardı. Hava sıcak olduğu için çorap giymemiştim. Gün boyu erkek öğrencilerin gözü üzerimdeydi. Doğrusunu söylemek gerekirse bundan çok zevk alıyordum. 





Bir ara, aşağıya idareye ders çizelgesini götürmeye gittim. Tekrar odama çıkarken, adı Orhan olan öğrencimi gördüm ve selam verip merdivenlerden çıkmaya başladım. Orhan da arkamdan çıkıyordu. Tam yolu yarılamıştım ki, kat arasındaki boy aynasından Orhan’ın yansımasını gördüm. Telefonunu eteğimden aşağı tutmuş, altımı kameraya alıp, bir yandan da içime bakmaya çalışıyordu. Ben bozuntuya vermeyip odama geçtim. Orhan’ın bu davranışı beni son derece tahrik etmişti ve amım sulanmaya başlamıştı. Ne yapıp edip Orhan’a kendimi siktirtmeliydim. Hemen sınıfına gidip, Orhan’a, çıkışta yanıma gelmesini söyledim. O da sorular olduğunu, geç çıkacağını, yarın gelebileceğini söyledi. Ben de, saat kaç olursa olsun bekleyeceğimi, meselenin çok mühim olduğunu söyledim ve odama döndüm. 





Orhan uzun boylu, beyaz tenli, saçları hafif uzun, sarışın, yakışıklı ve filinta gibi çocuktu, arada sırada yanıma gelir ve konuşurduk. Ama yanıma hep etek giydiğim zaman gelirdi. Anlayacağınız dershanenin en abaza öğrencilerinden biriydi. Orhanın gelmesine yakın külodumu çıkarttım ve çekmeceme koydum ve amımla oynayarak beklemeye başladım. Kapı tıkladı, kalktım açtım. Orhan sonunda gelmişti. Hemen, “Geç otur bakalım!” dedim ve ardından kapıyı kapatıp kilitledim. Orhan şaşırmış vaziyette, “Ne oldu hocam? Niye kilitlediniz kapıyı?” dedi. Ben de, “Bu saatte dersanede sadece bekçi kaldı, ama yine de güvenemiyorum, bu konu çok önemli!” dedim, geçtim Orhan’ın karşısındaki koltuğa oturdum ve bacak bacak üstüne attım, biraz da eteğimi yukarı sıyırdım. Orhan kaçırır mı? Hemen bacaklarıma bakıyordu. “Bacaklarımı beğendin mi canım?” dedim. Orhan biraz kısık sesle, “Çok güzeller hocam!” dedi. Ben de, “İşte tam bu konuyu konuşmak için seni çağırdım!” dedim. “Nasıl yani hocam?” dedi. “Seni bu gün beni etek altı videoya alırken gördüm!” dedim. 





Orhan hemen kendini savunmaya başladı. Ben de, “Aaaa Orhan’cığım bahane uydurma, alan razı veren razı!” diyerek, eteğimi belime kadar sıyırdım. Külotsuz olduğumu gören Orhan’ın siki anında çadırı kurdu. Ben de, “Oooo senin ufaklık anında ayaklandı!” dedim. Orhan da, “Yakından görmek istermisin hocam?” dedi ve sözünün bitmesiyle sikini bir hamlede çkarıp ağzıma dayadı. Ben de hemen taşaklarını avucuma aldım ve ovalamaya başladım. Bir yandanda sikinin ucunu somuruyordum. Orhan da bacaklarımı elleyip, amıma parmak atıyordu. Orhan siki tam kalktığında ben şoke olmuştum, 18 yaşındaki bir çocuğa göre bir hayli büyük bir siki vardı. Böylece 5 dakika yaladıktan sonra elimden tutup beni ayağa kaldırdı ve ateşlice öpüşüyorduk... 





Sonra masama domalttı beni ve arkama geçip, sikini amımın dudakları arasına sürtmeye başladı. O pozisyonda ayağımda ayakkabılarla rahat değildim, ayakkabılarımı çıkarıp, yeniden masaya domaldım ve “Oynama, sok hadi!” dememle, sikini amıma köklemesi bir oldu. Ben çığlık atmamak için dudaklarımı ısırdım ve seri seri nefes alıp vererek, kısık kısık inlemeye başladım. Amımı sert sert ve hızlı hızlı sikerken ben ikinci Orgazmımı yaşıyordum, ama Orhan’da halen tık yoktu, çocuk tam bir sikiş makinesiydi. 9-10 dakika sonra kapım tıklandı. Bekçi ne zaman çıkacağımı sordu. Orhan amıma köklemiş halde hareketsiz beklerken, bekçiye yarım saate çıkacağımı söyledim. Bekçi de, “Tamam hocam!” diyerek uzaklaştı kapıdan. Orhan 5 dakika daha amımı pompaladıktan sonra sikini amımdan çkarıp ağzıma verdi ve ağzıma patladı. Döllerinin hepsini yuttum... 





Siki inmemiş, halen kazık gibi duruyordu. Az biraz soluklandıktan sonra beni belimden tutup tekrar domalttı. Bu sefer sikini götüme dayadı. Ben hemen olmaz dedim. Ama Orhan dinlemiyor, “Her gece sikme hayallerini kurup 31 çektiğim bu götü illa sikecem hocam!” diyordu. Orhanın yoğun isteğini kıramadım ve peki dedim. Daha doğrusu, kendimden kaç yaş küçük yakışıklı bir gencin götüme duyduğu hayranlık gururumu okşamış, dişiliğimi tetiklemişti. Çantamdan el kremimi çıkarttım ve sikini kremledim, biraz da götümün deliğine sürdüm. Orhan arkama geçti ve hafifçe sikini götüme iteklemeye başladı. Ben daha, “Yyavaşşş!” demeye kalmadan, az önce amıma yaptığı gibi, aniden götüme kökledi. Sanki götüm ortadan yarılmıştı, çok acıyordu ve acıdan altında kıvranıyordum. Orhan hepsini sokmuş, sert ve hızlıca sikiyordu götümü. 10 dakika sonra sarsılarak, bu kez de götüme boşaldı. Tam boşalırken siki öyle çok şişmişti ki, sikinin damarlarını götümün derinliklerinde hissedebiliyordum. 





Sikini götümden çkardığında sikinin ucunda biraz kan vardı. Islak mendille kanı sildim ve oturup birer sigara yaktık, dinlendik. Ama Orhan’ın azgınlığı geçmemişti, daha sigaralarımız bitmeden siki yeniden kalkmıştı. Sikini sıvazlayarak, bana ayakkablarımı giymemi ve masaya oturmamı söyledi, “Seni öyle sikecem!” dedi. Ben de dediğini yaptım. Bacaklarımın arasına yanaşıp, beni masama sırtüstü yatırdı ve bacaklarımı iki yana açarak yukarıya kaldırdı, sikini yavaşça amıma kökledi ve sikmeye başladı. Bir yandan ayak bileklerimi ve topuklarımı yalıyor, beni becerirken de, ne kadar güzel bacaklarımın olduğunu söylüyordu. Boşalmasına yakın tempoyu arttırmıştı. Taşakları sürekli götümün deliğine çarpıp şak şuk ses çıkartıyordu. Ben kaçıncı Orgazmım olduğunu saymıyordum artık. Çok geçmeden bağıra bağıra içime boşaldı... 





Orhan’ın sikini amımdan çıkardığında, ucu mosmor olmuştu ve halen dimdikti. Nerdeyse birdaha sikecekti, o derece yani. Orhan, “Hadi toparlanalım artık canım, bekçiye görünmeden çıkalım!” diyerek çekmeceden külotumu aldım giymek için. Fakat külodumu elimden kaptığı gibi, “Seni bu akşam bırakmam hocam, evine gidelim orda devam edelim!” dedi. Ben de, “Olmaz, kocam evde canım!” dedim. “Kalk ozaman seni son olarak bizim sınıfta sikecem!” dedi. “Saçmalama Orhan, yeter, bitirdin, mahvettin beni! Hadi çık, herkes evine!” dedim... 





Yalvaran gözlerle, “Nolur hocam, sadece 2 dakika! Fantazilerimde olduğu gibi, sizi sınıfta, kendi sıramda, 2 dakika bile olsa sikeyim!” dedi. Pek gönüllü olmasam da toparlanıp onu takip ettim, sınıfa geldik. Orhan pantolonunu sıyırdı ve sırasına oturdu. İsteği üerine ben de eteğimi sıyırıp sikinin üzerine oturdum ve zıplamaya başladım. Orhan da alttan amıma köklerken, aniden kapı açıldı ve “Oooo Ayla hanım, kolay gelsin, seni böyle bilmezdim!” diyerek bekçi içeri girdi. Ben şaşkınlıktan ne yapacağımı bilmeden, korku ve utançla, Orhan’ın yarağı üzerinde kalakaldım. Orhan’ın da ödü bokuna karıştı. İçimden (Şimdi boku yedik! İkimizi de dersaneden atarlar kesin!) diye geçirirken, o anda olay beklemediğim bir şekil aldı, bekçi iyice yanımıza yaklaşarak, “Benden sır çıkmaz Ayla hanım, yarım bırakmayın, lütfen devam edin!” diyerek, sikini bir hamlede çıkarıp elime verdi... 





Ben bekçinin sikini okşarken, Orhan içime boşaldı ve altımdan çıktığı gibi toparlanıp, arkasına bile bakmadan kaçtı gitti. Sınıfta bekçiyle tek başıma kalmıştım, mecburen ona da (Sus Payı) verecektim. Bekçinin sikini ağzıma alıp biraz yaladıktan sonra, sıranın üstüne domaldım. Bekçi de, 1 seferi amıma, 1 seferi götüme olmak üzere, 2 posta attıktan sonra, öpüşüp ayrıldık... 





Artık her Çarşamba akşamı, dersanede kimse kalmayınca, Orhan’la birlikte, bekçinin odasında (orda Çekyat olduğu için) sikişmeye başlıyoruz. Bekçi de binayı kontrol edip, dış kapıları kilitledikten sonra geliyor, bize katılıyor! 




Hepinizi öpüyorum.